Beton grisine ve şehir gürültüsüne bir mola verip, kendinizi suyun üzerinde süzülen bir doğal akvaryumun içinde hayal ettiniz mi? Eğer Akyaka'nın o meşhur huzurunu ve doğayla iç içe olma hissini tam anlamıyla yaşamak istiyorsanız, aradığınız deneyim tam olarak burada başlıyor. Akyaka denince akla gelen o kartpostallık manzaraların, o eşsiz sakinliğin kalbinde Azmak Nehri yatıyor. Bu nehirde yapılan tekne turu, sıradan bir gezi değil; adeta başka bir boyuta açılan, suyun altındaki ve üstündeki yaşamla bütünleştiğiniz sihirli bir yolculuk. Bu yazıda, size Akyaka'da Azmak Nehri Turu’nda yapılacak şeyleri tüm detaylarıyla anlatacak, bu eşsiz deneyimi neden tatil listenizin en başına yazmanız gerektiğini göstereceğiz. Kemerlerinizi bağlamayın, çünkü bu yolculukta sadece huzur ve dinginlik var!
"Kadın Azmağı"nın akvaryum gibi sularında tekneyle süzülün
Akyaka'nın merkezinden nehre doğru yürüdüğünüzde sizi bekleyen küçük, şirin teknelere adım attığınız an, maceranız başlıyor. Yaklaşık 25 kişilik kapasiteye sahip, 8-10 metre uzunluğundaki bu tekneler, sizi nehrin yaklaşık 2 kilometrelik büyülü rotasında 30-40 dakikalık bir yolculuğa çıkarıyor. Ancak bu turu diğerlerinden ayıran en önemli özellik, teknelerin motor sesini duymayacak olmanızdır. Azmak Nehri, Özel Çevre Koruma Bölgesi statüsünde olduğu için, buradaki 23 teknenin tamamı gürültü ve kirlilik yaratmayan, güneş enerjisi ve elektrikle çalışan çevre dostu sistemlere dönüştürülmüştür. Bu sayede, motor gürültüsü yerine sadece suyun nazlı şırıltısını, sazlıkların rüzgardaki hışırtısını ve kuşların cıvıltısını dinleyerek, doğanın senfonisi eşliğinde adeta suyun üzerinde sessizce süzülürsünüz.
Bu yolculuk sırasında sıkça duyacağınız "Kadın Azmağı" isminin de dokunaklı bir hikayesi var. Eskiden, evlerde çeşme suyu olmadığı dönemlerde, yöre kadınları çamaşırlarını yıkamak için bu nehrin berrak sularına gelirmiş. Nehir, onların hayatının bir parçası, bir buluşma ve sosyalleşme noktasıymış. Bu yüzden halk arasında nehir, "Kadın Azmağı" olarak anılmaya başlanmış. Antik dönemdeki adı "Idimos" olan bu nehre yapılan yolculuk, aslında sadece doğaya değil, aynı zamanda bölgenin yaşayan kültürüne ve geçmişine de yapılan bir yolculuktur.

Gördüğünüz bu el değmemiş güzellik bir tesadüf değil. Azmak'ın korunması için uygulanan katı kurallar, bu hassas ekosistemin varlığını sürdürmesini sağlıyor. Teknelerin sayısından hızlarına (gidişte en fazla 2.5 knot, dönüşte 5 knot), motor özelliklerinden gürültü seviyelerine kadar her şey kontrol altında. Bu durum, turizmin doğayı nasıl yok etmek yerine koruyabileceğinin en güzel örneklerinden birini oluşturuyor. Aslında bu tura katılarak sadece harika anılar biriktirmekle kalmıyor, aynı zamanda bu sürdürülebilir turizm modeline ve bu doğal cennetin korunmasına da doğrudan destek oluyorsunuz.
Nehrin altındaki zengin bitki örtüsünü ve balıkları izleyin
Tekneniz sessizce ilerlerken, asıl şölen ayaklarınızın altında başlar. Azmak Nehri'nin suyu o kadar berraktır ki, yer yer 8-10 metreyi bulan derinliğe rağmen nehrin dibindeki her bir taşı, her bir yosunu net bir şekilde görebilirsiniz. Burası adeta su altında bir botanik bahçesidir. Uzun, yeşil su bitkileri akıntının ritmiyle salınırken, size su altı ormanında geziniyormuş hissi verir. İşte "doğal akvaryum" benzetmesinin ne kadar yerinde olduğunu bu anlarda anlarsınız. Bu manzara, sadece estetik bir güzellik sunmakla kalmaz, aynı zamanda nehrin ne kadar sağlıklı ve temiz olduğunun da canlı bir kanıtıdır.
Bu doğal akvaryumun sakinleri de tur boyunca size eşlik eder. Gözlerinizi dört açın, çünkü teknenin hemen yanında yüzen kefal, levrek ve alabalık sürülerini göreceksiniz. Nehirde balık avının kesinlikle yasak olması, buradaki balık popülasyonunun korkusuzca ve bolca yaşamasını sağlamıştır. Sadece balıklar değil; sazlıkların arasında güneşlenen su kaplumbağaları, aheste aheste yüzen ördek ve kaz aileleri de bu tablonun ayrılmaz parçalarıdır. Eğer çok şanslıysanız, nesli tükenme tehlikesi altında olan ve artık nadiren görülen sevimli bir su samuruna bile denk gelebilirsiniz. Her bir canlı, bu ekosistemin ne kadar zengin ve dengede olduğunun birer göstergesidir.

Azmak Nehri'nin bu tatlı su cenneti, hemen yanı başında Ege'nin tuzlu sularıyla buluşuyor. Nehir turunuzdan sonra, sadece birkaç adım ötedeki meşhur Akyaka Plajı'nda denizin tadını çıkarabilirsiniz. Böylece hem tatlı hem de tuzlu suyun keyfini aynı gün içinde yaşama fırsatı bulursunuz.
Nehrin serin sularında yüzme molası vererek ferahlayın
Turun en heyecan verici anlarından biri, nehrin serin sularıyla buluşma ihtimalidir. Peki, bu buz gibi sulara girmeye cesaretiniz var mı? Özellikle yazın bunaltıcı sıcaklarında, Azmak'ın sodalı ve mineral zengini sularına kendinizi bırakmak, kelimenin tam anlamıyla bir yeniden doğuş deneyimidir. Suya ilk girdiğinizde hissettiğiniz o keskin soğukluk, saniyeler içinde yerini inanılmaz bir dinçliğe ve ferahlığa bırakır. Yöre halkı arasında bu suyun cildi gençleştirdiğine ve güzelleştirdiğine dair bir inanış da vardır. Bilimsel bir kanıtı olmasa da, sudan çıktığınızda hissedeceğiniz enerji ve tazelik, bu rivayeti doğrular niteliktedir.
Azmak'ın suyu hakkında sıkça "yaz kış 8 derece" gibi ifadeler duysanız da, işin aslı biraz daha farklıdır. Yapılan bilimsel ölçümler, nehir suyunun yıllık ortalama sıcaklığının 16.08∘C olduğunu, kış aylarında en düşük 14.7∘C seviyelerine inerken, yaz aylarında 23∘C'yi aşabildiğini göstermektedir. Bu ne anlama geliyor? Evet, su her zaman serin ve canlandırıcıdır, ancak özellikle yaz sonuna doğru korkulduğu kadar dondurucu değildir. Bu bilgi, beklentilerinizi doğru ayarlamanıza ve bu eşsiz deneyimi daha rahat yaşamanıza yardımcı olacaktır.

Yüzmek için mola vermek isterseniz, güvenlik en önemli önceliğiniz olmalı. Nehirdeki tekne trafiği, özellikle yüksek sezonda yoğun olabilir. Bu nedenle, teknelerin ana rotasından uzakta, daha sakin ve güvenli koylarda suya girmeyi tercih etmelisiniz. Yavaş hareket etseler de, nehirdeki tekne sayısını göz önünde bulundurarak her zaman dikkatli olmakta fayda var.
Hazır Buraya Kadar Gelmişken...
Azmak Nehri'nin büyüsünden sonra Akyaka'nın sunduğu diğer harikaları keşfetmeye ne dersiniz? Turunuzu tamamladıktan sonra gününüze şu aktivitelerle devam edebilirsiniz:
Sakartepe Seyir Terası: Akyaka'ya tepeden bakan bu noktadan Gökova Körfezi'nin, Azmak Nehri'nin ve Akyaka'nın o meşhur mimarisinin nefes kesen manzarasını izleyebilirsiniz. Özellikle gün batımı saatlerinde unutulmaz fotoğraflar çekmek için idealdir.
Aşıklar Yolu: Okaliptüs ağaçlarının bir tünel oluşturduğu bu romantik yolda bisiklete binmek veya sadece yürüyüş yapmak ruhunuza iyi gelecektir.
Akyaka Evleri: Kendine has mimarisiyle ünlü, ahşap işlemeli, iki katlı Akyaka evlerinin bulunduğu sokaklarda kaybolun. Bu evler, bölgenin kültürel dokusunu yansıtan en önemli unsurlardandır.
Çınar Plajı ve Akbük Koyu: Akyaka'ya yakın, daha sakin ve bakir koylarda denize girmek isterseniz, Çınar Plajı ve Akbük Koyu harika alternatiflerdir.
Akyaka ve çevresindeki tüm bu güzellikler, Muğla'nın neden bir tatil cenneti olduğunun sadece küçük bir kanıtı. Daha fazlasını keşfetmek için (https://www.yerelrehber.com/il/mugla) rehberimize göz atabilirsiniz.
Kaynakça: Akyaka Özel Çevre Koruma Bölgesi, Kadın Azmağı Deresi Koruma ve Kullanma Usul ve Esasları, T.C. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Akyaka Azmak Nehri turu ne kadar sürüyor ve ücreti ne kadar? Azmak Nehri tekne turu yaklaşık 30-40 dakika sürmektedir. 2024-2025 sezonu için güncel tur ücreti kişi başı yaklaşık 150 TL civarındadır. Ancak fiyatların sezona göre değişiklik gösterebileceğini unutmayın, bu nedenle gitmeden önce yerel işletmelerden teyit etmenizde fayda var.
Azmak Nehri'nin suyu gerçekten çok mu soğuk, yüzülebilir mi? Evet, nehrin suyu yıl boyunca serindir ancak "buz gibi" tanımı mevsime göre değişir. Bilimsel ölçümlere göre su sıcaklığı kışın 15∘C civarından yazın 23∘C'ye kadar çıkabilmektedir. Özellikle yaz aylarında serinlemek için harika bir seçenektir ve yüzülebilir. Yüzerken yoğun tekne trafiğine dikkat etmeniz önemlidir.
Tekne turları hangi saatler arasında yapılıyor? Yüksek sezonda (yaz aylarında) tekne turları oldukça sık düzenlenir. Genellikle sabah saat 09:00'da başlar ve akşam 19:30'a kadar yaklaşık her 10 dakikada bir tekne kalkar. Bu sayede uzun süre beklemeden tura katılabilirsiniz.
@mervebilgili8482
Pizza fellas; Akyaka da denenmesi gereken lezzet. Çalışanlar güler yüzlü, açık mutfakta pizzalar yapılıyor. Yarısı rozbif, yarısı tavuklu pizza söyledik. İnce hamurlu, lezzetliydi. Hamuru kalın olmadığından rahatsız etmiyor. Masalar sürekli dolu. Fiyatlar böyle bir lezzete göre normal. İki kişiye bir pizza yeterli. (8 dilim.) Biz çok beğendik. Birde meşhur pizzaları patlıcanlı pizzayı da deneyin derim. ?
@gulcingokovablu3825
Akyaka ya geldiğimiz gibi kendimizi hemen merkez de ki Liman Otel in girişinde bulunan Pizza Fellas da bulduk.Menü ye baktığımız da Dilim/Bütün Pizza seçeneğini görünce her bir pizzadan birer dilim tercih etmek istedik.Maalesef cevabını aldık.Peki 2 ayrı pizza çeşidini yarı yarıya olur mu diye sorduk.yine cvp maalesef oldu.Pizzalarımız Margherita ve Karışık olarak hızlı bir şekilde geldi.Pizzaların hamuru ince, malzemesi bol ,ebat olarak büyük, taze ve lezzetli,doyurucudu.Gayri ihtiyari ketçap , mayonez istedik.Genellikle üretilen Ketçap,mayonezin doğal olmadığını ve sağlıklı bulmadıklarından dolayı tercih etmediklerini, kendilerinin acı - tatlı bir domatesli/biberli bir sos yaptıklarını söylediler.Şaşırdık..Peki dedik pesto sos alabilir miyiz çekinerek?¿ Mekanın sahibi olduğunu düşündüğüm kır saçlı beyefendi sosu kibarca verdi ama masa da kalmasına gönlü el vermedi olacak ki anında tekrar geri aldı.Pesto ya pesss dedik..Tekrar şaşırdık. Puanlamayı sadece pizzaların lezzeti ve bizimle ilgilenen mavi gözlü kibar,emek veren hanımefendi için yapıyorum. Bir pizza restaurantına bu kadar yorum yaptığımı da hatırlamıyorum.İşletmeniz eksiyle artı arasında gidip gelmekte..Nötr havasından sıyrılmalı.. Saygılar,
@cihan4878
Gayet lezzetli, İtalyan pizzalarına benziyor. Rozbif ve tiftik 180 TL, diğer pizzalar 150tl. Bir yetişkin erkek 6 dilim yer, pizzalar tek boy ve 8 dilim. Yanınızda çok az yiyen bir arkadaşınız varsa yeter, yoksa yetmez. Gazoz 15 lira. Gayet güzel yalnız otelin resepsiyonun önünde bulunan masalar biraz havasız ve sıcak bir ortama sahip.
@selinmanga382
3 kisi yarisi Rozbif, yarisi sucuklu ve 2 dilim patlıcanlı pizza yedik ve gayette doyduk..Hepsi de cok basariliydi..Suflesi de ozellikle denenmeli..Tek yildiz eksik vermemin sebebi ortamin gercekten sicak olusuydu..Yolu Akyaka'ya dusen pizzaseverler mutlaka ugramali..Teşekkürler..
@sadikcemcalgin
Burayı Akyakayı gezerken keşfettik ve açıkçası beklentimizin çok üzerinde çıktı. Menüde yer alan özellikle patlıcanlı pizza çok güzeldi. Pizzanın hamuru inceydi. Menüde dilim veya bütün pizza seçenekleri mevcut. Bütün pizzada boyut olarak sadece büyük boy var. Büyük pizza iki kişilik sizi yanıltmasın. Dilim pizza 25 TL bütün pizza 150 TL. Ayrıca bütün pizzayı söylediğiniz zaman yarısını farklı, diğer yarısını da farklı söyleyebiliyorsunuz. Son olarak bütün pizzanın boyutunu anlamanız açısından yanına ıslak mendili koyduk :)