Sakarya'da, İstanbul'un incisi Ayasofya ile aynı yaşta, 1500 yıllık bir Roma devinin sessizce sizi beklediğini söylesek ne derdiniz? Şehrin hemen yanı başında, Serdivan'ın yeşillikleri arasına gizlenmiş bu muazzam yapı, sizi tarihte bir yolculuğa çıkarmak için sabırsızlanıyor. Eğer bu hafta sonu farklı bir macera arıyorsanız veBeş Köprü’de yapılacak şeyler listenizi doldurmak istiyorsanız, ilk sıraya bu anıtsal yapıda tarihin tozlu sayfalarını aralamayı ekleyin. Gelin, bu zamana direnen devin sırlarına birlikte göz atalım.
1500 yıllık Roma dönemi köprüsünün üzerinden yürüyerek geçin
Gözlerinizi bir anlığına kapatın ve hayal edin... Ayağınızın altındaki o devasa kireçtaşı bloklar, tam 1500 yıldır burada, aynı yerde duruyor. Roma lejyonerlerinin postallarının, ipek yüklü kervanların, bilge dervişlerin ve meraklı seyyahların geçtiği bu yolda şimdi siz yürüyorsunuz. Bu köprü sadece taştan bir yapı değil, adeta yaşayan, nefes alan bir tarih kapsülü. Sayısız deprem görmüş, imparatorlukların yükselişine ve çöküşüne tanıklık etmiş ama hala dimdik ayakta.
Şu an devam eden restorasyon çalışmaları nedeniyle belki tam üzerinden geçemeyebilirsiniz, ama bu devasa yapının hemen yanı başında durup onun heybetini hissetmek bile başlı başına bir deneyim. Unutmayın, bu çalışmalar ona bir 1500 yıl daha kazandırmak için yapılıyor. Bu sessiz deve gösterilen özen, onun ne kadar paha biçilmez bir hazine olduğunun en büyük kanıtı.

Sakarya Nehri üzerindeki bu devasa yapının mimarisine hayran kalın
365 metre... Neredeyse dört futbol sahasını arka arkaya dizdiğinizi düşünün. İşte tam o kadar uzun, 12 devasa kemer üzerine kurulmuş bir yapıdan bahsediyoruz. Peki, bu devasa köprü, altından nazlı nazlı akan şu minicik Çark Deresi için mi yapıldı? Elbette hayır! İşte burası, köprünün en büyük sırrının başladığı yer.
Aslında köprü, bir zamanlar buradan gürül gürül akan kudretli Sakarya Nehri için inşa edilmişti. Ancak nehir, yüzyıllar içinde yatağını yaklaşık 3 km doğuya kaydırarak köprüyü adeta tek başına bıraktı. Hatta bazı tarihçiler, İmparator Justinianus’un Boğaz’a alternatif bir kanal projesi planladığını ve köprünün bu mega projenin bir parçası olduğunu idda ediyor. Köprünün batı ucunda bir zamanlar yükselen ama artık var olmayan bir Zafer Takı ve doğu ucunda hala ayakta duran gizemli Apsis (dini bir sunak olabileceği düşünülüyor) yapısı, bu sır perdesini daha da aralıyor. Roma mühendisliğinin Anadolu'daki tek harikası bu değil elbette. Tıpkı Justinianus Köprüsü gibi zamana meydan okuyan bir başka yapı olan Antalya'daki Aspendos Köprüsü hakkındaki yazımıza da göz atmanızı öneririz.

Köprünün tarihi ve stratejik önemi hakkında bilgi edinin
Her büyük yapının arkasında büyük bir hayal vardır. İmparator Justinianus'un hayali, Roma İmparatorluğu'nun eski görkemli günlerini geri getirmekti. İşte bu köprü, başkent Konstantinopolis'i (bugünkü İstanbul) doğu vilayetlerine ve o dönemki en büyük rakibi Sasani İmparatorluğu'nun sınırına bağlayan stratejik askeri yolun en önemli geçiş noktası olarak inşa edildi. Yani bu köprü, sadece bir nehri geçmek için değil, bir imparatorluğun hayallerini taşımak için yapılmıştı.
Peki 12 kemerli bu köprüye neden 'Beşköprü' diyoruz? Aslında her şey tatlı bir dil sürçmesiyle başladı. Romalılar ona sadece 'Pons' yani 'Köprü' diyordu. Yüzyıllar sonra bölgenin Rumlaşmış halkı, 'Pons' kelimesini özel bir isim sandı ve ona 'Pons'un Köprüsü' anlamına gelen 'Pontogephyra' demeye başladı. Bu isim de zamanla halk ağzında yuvarlanarak 'Pentegephyra', yani 'Beşköprü'ye dönüştü. Bu eşsiz yapının değeri, 2018 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi'ne alınarak tescillendi. Yani bu sadece bizim değil, tüm insanlığın ortak mirası. Justinianus Köprüsü, Sakarya'nın zengin tarihinin sadece bir parçası. Şehirdeki diğer tarihi ve doğal güzellikleri keşfetmek için Artvin'deki Çifte Köprü gibi diğer tarihi geçitler hakkındaki yazılarımıza da göz atabilirsiniz.

Hazır Buraya Kadar Gelmişken...
Tarihin derinliklerinden doğanın kalbine bir yolculuğa ne dersiniz? Justinianus Köprüsü gezinizi tam bir güne yaymak için harika iki önerimiz var:
Acarlar Longozu: Kendinizi bir anda Amazon'da gibi hissedeceğiniz, nilüferlerin ve su menekşelerinin arasında tekneyle süzüleceğiniz eşsiz bir deneyim için rotanızı Acarlar Longozu'na çevirin. Burası, Türkiye'nin tek parça halindeki en büyük subasar ormanı ve kelimenin tam anlamıyla bir doğa harikası.
Poyrazlar Gölü: Daha sakin bir gün geçirmek, mangalınızı yakıp kuş sesleri eşliğinde dinlenmek isterseniz, şehir merkezine bir nefes kadar yakın olan Poyrazlar Gölü sizi bekliyor. Göl kenarında yapacağınız kısa bir yürüyüş, tüm haftanın yorgunluğunu alıp götürecek.
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
1. Justinianus Köprüsü (Beşköprü) nerede ve nasıl gidilir? Köprü, Sakarya'nın Serdivan ilçesi Beşköprü mevkiinde yer alıyor. Şehir merkezine yaklaşık 8-10 km uzaklıkta. Özel aracınızla veya şehir içi toplu taşıma araçlarıyla kolayca ulaşım sağlayabilirsiniz.
2. Justinianus Köprüsü'ne giriş ücretli mi? Ziyaret saatleri var mı? Hayır, bu tarihi harikayı ziyaret etmek tamamen ücretsizdir. Açık bir alan olduğu için belirli bir ziyaret saati kısıtlaması bulunmuyor, günün her saati görebilirsiniz.
3. Köprünün 12 kemeri varken neden adı Beşköprü? Bu en çok merak edilen sorulardan biri! İsim, kemer sayısından değil, Latince köprü anlamına gelen Pons kelimesinin zamanla halk dilinde yanlış anlaşılıp Pentegephyra (Beşköprü) kelimesine dönüşmesinden kaynaklanıyor. Yani tamamen tarihi ve dilsel bir evrimin sonucu.
Kaynakça Justinianus Köprüsü'nün evrensel önemi hakkında daha fazla akademik bilgi edinmek ve UNESCO'daki resmi kaydını incelemek isterseniz, aşağıdaki kaynağa göz atabilirsiniz: The Bridge of Justinian - UNESCO World Heritage Centre (https://whc.unesco.org/en/tentativelists/6347/)


English
Türkçe