Edirne Selimiye Camii, Mimar Sinan’ın ‘ustalık eserim’ diye nitelendirdiği, görkemiyle kendine hayran bırakan muazzam bir yapı. 1575 yılında II. Selim’in adına inşa edilen bu cami, tarihi ve mânevî atmosferiyle ziyaretçilerine unutulmaz anlar yaşatıyor.

İçinizin huzur ve huşû ile dolacağı bu yerde geçmişin fısıltılarını duyacaksınız. Hem inanç, hem kültür turizminde büyük bir yer tutan Edirne Selimiye Camii hakkındaki rivâyetler de sizi çok şaşırtacak!

Edirne Selimiye Camii Tarihi

Caminin yapımı 1568 itibariyle Mimar Sinan tarafından; şehre hâkim bir noktada, Kavak Meydanı'nda başlatıldı. Uzun bir müddet, caminin temeli otursun diye beklendi ve tamamlanması 7 yıl sürdü. 2. Selim, caminin bitmesine az bir süre kala âhirete irtihâl ettiği için açılışını görmek kısmet olmadı.

Türk-İslam mimarisinin incisi olarak nitelendirilen bu cami, 14 Mart 1575 yılında ibâdete açıldı. İnşa edildiği dönemde Osmanlı’nın büyüklüğünü ve gücünü temsil eden bu cami, UNESCO'nun Dünya Miras Listesi'ne dâhil edildi.

Hem Avrupa, hem İstanbul yönünden girişlerde misafirlerini karşılayan bu cami, şehrin her yanından görülebiliyor.

Edirne Selimiye Camii Mimarisi

İnşaatında kesme taşların kullanıldığı bu yapı, sedef ve ahşap süslemeleriyle dikkat çekiyor. Müslümanların huzurla ibâdet, turistlerin hayranlıkla ziyaret ettikleri bu yer, kusursuz tasarımıyla heybetli bir duruş sergiliyor.

Caminin; tek kubbe şeklinde, 8 sütuna dayalı olarak, kasnak tekniğiyle inşa edildiği biliniyor. Minareleri ise âdeta bir kalem şeklinde gökyüzüne uzanıyor. Bu minareler, Delhi'de bulunan Kutb-Minar'dan sonraki en yüksek minare olma özelliğini taşıyor.

Diğer taraftan yapının; dantel gibi işlenen mermer kaplı minberi, hünkâr mahfili, çinileri ve çoklu pencere sistemi de ziyaretçilerini büyülüyor.

Edirne Selimiye Camii’nin Sırrı Ne?

Rivâyet edildi ki; burada ters bir şekilde duran lâle, kıyâmet gününe yakın, aşağı doğru inmeye başlayacak. Ne zaman ki zemine ulaştı, işte o zaman kıyâmet kopacak.

Bir başka söylenti ise, bu camiyi yapan ustanın ağmâ (kör) birisi olduğu yönünde.

Bazıları ise demişlerdir ki:

‘’’O ters lâlenin mânâsı şudur: Mimar Sinan, camiyi yaptığı dönemde torunu Fatma hastalanıp vefat etmiştir. İşte bu lâle, onun vefatını simgeler ve hüzün sembolüdür.’’

Camiyle ilgili hikâyeler çok. Bir başka inanışa göre, şadırvandan Zemzem suyu akıyor. Selimiye ile Ayasofya kubbelerinin hem eşit olduğu, hem de Selimiye kubbesinin daha büyük yapıldığı söyleniyor.

Diğer bir iddia ise şöyle: Minarelerin her ne tarafından bakılırsa bakılsın hep çift gözükürmüş.

Edirne Selimiye Camii ile ilgili farklı bir görüş ise şu şekilde:

• 5 penceresi, İslâmiyet’in 5 şartına işaret eder.
• Dört minareli olması, 4 halîfeye işaret ettiği şeklinde yorumlanır.
• Dört tane vaaz kürsüsü, 4 hak mezhep ile özdeşleştirilmiştir. (Hanefî, Mâlikî, Hanbelî, Şâfi’î)
• Bir kubbeli oluşu, Allahü teâlâ’nın vahdâniyetine (tek olduğuna) delâlettir.
• 32 kapısı, meşhur otuziki farzı gösterir.
• Minarelerdeki 12 şerefe, camiyi inşa ettiren Sultan Selim’in, Osmanlı padişahları arasında 12. Olmasını ifade eder. Başka bir görüşe göre ise bunlar, namazın -6’sı içinde, 6’sı dışında olmak üzere- 12 farzını simgeler.

Edirne Selimiye Camii Yakınında Neler Var?

Burası şehir merkezinde yer aldığı için, etrafında Edirne gezilecek yerler çok. Onlardan birkaçını saymakla yetinelim:

1. Edirne Sağlık Müzesi,
2. Edirne Müzesi,
3. Edirne Sarayı,
4. Kırkpınar Er Meydanı,
5. Karaağaç Mahallesi,
6. Edirne Saraçlar Caddesi,
7. Balkan Savaşı Müzesi,
8. Selimiye Vakfı Müzesi.

Sonuç olarak; Edirne Selimiye Camii, şehrin anıtsal yapılarından biri ve Edirne’nin köklü tarihini sembolize ediyor. Dünya mimarlık tarihine ismini altın harflerle yazdıran bu cami, Osmanlı Türk sanatının en güzel örneklerinden biri.

Hazır Gelmişken

Selimiye Camii 'yi gezmeye gelmişken Edirne civarında gezilecek bir çok tarihi mekanı ve müzeleri ziyaret edebilirsiniz. Sitemizde bulunan Edirne Müzeleri sayfasını ziyaret ederek gezilecek daha çok tarihi yer ve müze keşfedebilirsiniz.