Çanakkale'ye adım attığınızda, sizi ilk karşılayan o meşhur boğaz esintisi ve tarihin fısıltıları olur. Peki bu şehrin ritmini, enerjisini ve ruhunu en iyi nerede hissedebilirsiniz? Cevap çok net: Kordon'da. Eğer siz de Çanakkale Kordonunda yapılacak şeyler hakkında bir rehber arıyorsanız, sadece bir yürüyüş yolundan çok daha fazlasını bulacağınız bir yere geldiniz demektir. Burası, efsanelerle modern yaşamın, Asya ile Avrupa'nın ve binlerce yıllık tarihin denizle buluştuğu, şehrin tam kalbidir. Bu rehberde size Kordon'u bir turist gibi değil, bir yerlisi gibi nasıl deneyimleyeceğinizi anlatacağız. Hazırsanız, Çanakkale'nin bu eşsiz sahil şeridinde unutulmaz bir gezintiye çıkalım!
"Troy" filminin çekimlerinde kullanılan ve şehre hediye edilen atı yakından inceleyin
Kordonda yürürken karşınıza çıkacak o devasa yapı, sizi anında binlerce yıl öncesinin efsanelerine götürecek. Ama durun, bu gördüğünüz herhangi bir Truva Atı maketi değil. Bu, Wolfgang Petersen'in yönettiği, başrolünde Brad Pitt'in oynadığı 2004 yapımı o meşhur "Troy" filminde kullanılan atın ta kendisi!. Film çekimleri bittikten sonra yapımcı firma Warner Bros, bu görkemli eseri Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın girişimleriyle Çanakkale'ye, yani efsanenin doğduğu topraklara hediye etmiş.
Bu at o kadar büyük ki, insan yanında kendini karınca gibi hissediyor. Yaklaşık 12 ton ağırlığındaki çelik bir iskelet üzerine fiberglas kaplanarak inşa edilmiş. Yüksekliği 12.4 metreyi bulan bu devasa yapı, şehrin en popüler fotoğraf çekilme noktalarından biri haline gelmiş durumda. Homeros'un anlattığı o antik destanı belki okumadınız ama büyük ihtimalle filmini izlediniz. İşte bu at, o izlediğiniz filmle antik efsane arasında somut bir köprü kuruyor; soyut bir tarihi adeta elle tutulur, gözle görülür hale getiriyor. Şehir merkezindeki bu ata ulaşım tamamen ücretsizken, Troya Antik Kenti'ndeki diğer maketi görmek için ören yerine giriş yapmanız gerektiğini de unutmayın.

Kordonda yürüyüş yapıp boğazın serin esintisini hissedin
Truva Atı'nın heybetiyle büyülendikten sonra, kendinizi Kordon'un o meşhur yürüyüş yoluna bırakmanın tam zamanı. Çanakkale Kordonu'nu özel kılan en önemli şeylerden biri, yazın en sıcak gününde bile sizi ferahlatan o meşhur rüzgarıdır. Yerel halkın "imbat" adını verdiği bu tatlı deniz esintisi, boğaz boyunca yapacağınız yürüyüşü eşsiz bir keyfe dönüştürür. Geniş ve tertemiz yürüyüş yolları, bisikletliler için ayrılmış özel şeritler ve dinlenmek için bolca bank, burayı her yaştan insan için ideal bir buluşma noktası yapıyor.
Yürüyüşünüz sırasında sadece denizi izlemekle kalmazsınız. Attığınız her adımda bir yanınızda Asya, tam karşınızda ise Avrupa kıtası durur. Aslında siz sadece bir sahilde değil, iki kıtayı ayıran ve tarihin akışını değiştiren savaşlara tanıklık etmiş dünyanın en stratejik su yollarından birinin kenarında yürüyorsunuz. Yüzünüze vuran o rüzgar, sadece serinlik getirmiyor; Gelibolu'nun siperlerinden, Anzak Koyu'nun anılarından ve şehitlerin ruhundan geçip size ulaşıyor. Yol üzerinde karşınıza çıkacak 1897 yapımı tarihi Saat Kulesi gibi simgeleri de fotoğraflamayı unutmayın. Kordon boyunca yapacağınız bu yürüyüş, size sadece boğazın mavisini değil, aynı zamanda Çanakkale'nin tarihi dokusunuda derinden hissettirecek.

Deniz kenarındaki kafelerden birinde oturarak boğazdan geçen gemileri izleyin
Kordonda yapılan keyifli bir yürüyüşün en güzel ödülü, deniz kenarındaki mekanlardan birine oturup soluklanmaktır. Çanakkale Kordonu, her zevke ve bütçeye uygun sayısız kafe, çay bahçesi ve restoranla doludur. İster Golf Çay Bahçesi gibi nostaljik bir mekanda çayınızı yudumlayın, ister modern bir kafede kahvenizi için; manzaranız hep aynı kalacak: Çanakkale Boğazı'nın büyüleyici trafiği.
Oturduğunuz o basit kafenin masası, aslında dünyanın en işlek deniz otoyollarından birine bakan özel bir locadır. Önünüzden yavaşça süzülen o devasa konteyner gemisi, belki de bir Avrupa ülkesine mal taşıyor; o lüks yolcu gemisi ise farklı milletlerden yüzlerce turisti Ege'nin maviliklerine götürüyor. Bir fincan kahve içerken, aslında küresel ticaretin ve dünya lojistiğinin canlı akışına ilk sıradan tanıklık ediyorsunuz. Bu deneyimi taçlandırmak için ise yöresel lezzetleri mutlaka deneyin. Kadir Usta'da meşhur peynir helvasının tadına bakın , Sardalye gibi salaş bir mekanda ayaküstü bir balık-ekmek yiyin ya da Doğan Pastanesi'nin dillere destan dondurmasıyla serinleyin.

Sonuç Kısmı
Çanakkale Kordonu, gördüğünüz gibi sadece bir sahil şeridi değil; şehrin yaşayan, nefes alan ruhudur. Burada tarihle iç içe bir gün geçirdikten sonra, hazır buraya kadar gelmişken keşfedebileceğiniz birkaç harika yer daha var. Kordondan sadece birkaç adım içeride, türkülere konu olmuş 'ya uğrayıp sevdiklerinize hediyelik eşyalar alabilirsiniz. Hemen yanı başındaki, Fatih Sultan Mehmet yadigarı Çimenlik Kalesi'nin içinde yer alan Çanakkale Deniz Müzesi'ni ziyaret ederek, 18 Mart Deniz Zaferi'nin kahramanı Nusret Mayın Gemisi'nin birebir kopyasını görebilirsiniz. Vaktiniz daha genişse, Kordon'daki feribot iskelesinden kalkan vapurlarla karşı kıyıya, Gelibolu Yarımadası'na geçerek tarihin en dokunaklı anlarına tanıklık edebilirsiniz.
Kaynakça
Daha fazla resmi bilgi ve güncel etkinlikler için Çanakkale İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü'nün web sitesini ziyaret edebilirsiniz.(https://canakkale.ktb.gov.tr/)
Sıkça Sorulan Sorular (SSS)
Soru 1: Kordondaki Truva Atı'nı görmek ücretli mi?Cevap: Hayır, Çanakkale Kordonu'nda sergilenen ve "Troy" filminde kullanılan Truva Atı'nı görmek tamamen ücretsizdir. Kordon, halka açık bir alandır. Ancak, şehir merkezine yaklaşık 30 km uzaklıktaki Troya Antik Kenti'nde bulunan diğer Truva Atı maketini görmek için ören yeri giriş ücreti ödemeniz veya Müzekart kullanmanız gerekmektedir.
Soru 2: Çanakkale Kordonu'na gitmek için en iyi zaman ne zamandır?Cevap: Çanakkale Kordonu her mevsim güzeldir ancak en keyifli zamanlar ilkbahar (Nisan-Mayıs) ve sonbahar (Eylül-Ekim) aylarıdır. Bu dönemde hava sıcaklıkları gezmek için idealdir. Yaz ayları da oldukça popülerdir ve boğazdan esen "imbat" rüzgarı sayesinde hava bunaltıcı olmaz.
Soru 3: Kordon'a yürüme mesafesinde başka nereler gezilebilir?Cevap: Kesinlikle! Kordon'dan sadece birkaç dakikalık yürüyüşle Çanakkale Saat Kulesi, tarihi Aynalı Çarşı, Çimenlik Kalesi ve Çanakkale Deniz Müzesi gibi şehrin en önemli simgelerine ulaşabilirsiniz. Ayrıca Çanakkale Kent Müzesi ve tarihi Yalı Hanı da keşfedebileceğiniz yürüme mesafesindeki diğer harika noktalardır.
@bvbirvatandas
Filmde kullanılan Truva atı çok güzel
@arzue3615
Güzel bir eser, görülmeye değer.
@w
Çanakkale'ye gelip de Truva atını görmemek olmaz.
@hakangokdemir
Küçük ve rahat gezilebilen bir kordon boyu
@selahattinvatan
Ilginç ama güzel ve coook rüzgarlı bir yer
@sadikguvenc
Sehitliklerimizden müzelerden sonra en çok merak ettiğim görmek isteğim eserdi troy filminindeki özü tahta atın insan aklının zeka oyunu ile medeniyetleri nasıl el degistirdiginin en güzel örneği ülkemize kazandiranlara ve Çanakkale merkezinde göstermeleri ayrıca güzel
@muhammethayir2319
Yunan mitolojisinin en önemli unsurlarından biri olan Truva atı hem filmlere hem de romanlara konu olmuş efsanevi bir hikayeye sahip. Ve bu efsane ile günümüzde bile en stratejik hamlelerde kullanılan 'Truva atı' tabiri doğuyor. Truva atı efsanesi, Yunan mitolojisinde yüzyıllarca dilden dile dolaşıp günümüzde de bilinirliğini korurken, gelin bu hikayeyi birlikte keşfedelim. Dünyanın en güzel kadını olarak gösterilen Helen için yapılan bir savaşa dayanan geçmişi ile Truva atının ve Çanakkale'nin dünyaca ünlü Troya Antik Kenti'nin izini sürelim. Truva(Troya) Kenti Nerededir? Hikaye 3200 yıl önce bugün üzerinden yaşadığımız topraklarda, Çanakkale Boğazı yakınlarındaki Troya adlı kentte geçiyor. Eski Yunanca’da Troya (Troia), İlion ismiyle geçen antik kentin Türkçe’deki adıdır Truva. Dünyadaki en ünlü arkeolojik kentlerden biri olan Truva yerleşim alanının 1870 yılında Alman arkeolog Heinrich Schliemann tarafından, bugünkü Çanakkale Biga Yarımadası Hisarlık mevkii olduğu keşfedilmiştir. Troya savaşının geçtiği bu kent 1870’den beri aralıklarla kazılıyor. Bu kent insanlık tarihine dair 5000 yıllık izler veriyor. Troya kentinin olduğu topraklarda sırasıyla Persler, Büyük İskender, Selevkoslar, Pergamon Krallığı ve Romalılar hüküm sürmüş; deniz ticaretine çok yatkın olan bir mevkide bulunduğu için sürekli olarak istila edilmiş ve defalarda yakılıp yıkılıp yeniden kurulmuştur. Truva Antik Kenti, 1998 yılında UNESCO Dünya Miras Listesinde yer almaktadır.
@burayigordunmu3619
Truva atı devasa güzel,mistik hikâyesi dahada ilgi cekici.hemen yanında Troya kentinin minyatürü mevcut.truva atı merkezde egerki oteliniz merkezde ise gezebileceginiz bir çok alan mevcut Kent müzesi Deniz müzesi Saat kulesi ve kordon .
@zekeriyagunes2898
Truva atı hikayesi etkileyici ve orjinali bugüne kadar gelmesi çok ilginç. Çanakkale tamamen açık bir müze kent ve bu atında oraya getirilmesi güzel ama Çanakkale zaferi önüne geçilecek bir yere getirilmesi doğru bulmadım. Şehrin en gözde noktasına yerleştirilmiş. Troya kısmına yerleştirilse ilgisi olanlar oraya görmeye giderdi.
@rotabelli
Çanakkale gerçekten çok harika bir şehir tekrar nasip olursa gideceğim Truva attın hikayesine gelirsek Odysseus'un Truva surlarını aşmak ve şehre gizlice girmek için yaptırdığı tahtadan at maketidir. Savaş yaklaşık 10 yıldır sürmektedir. Askerler bıkkın ve yorgundur. Zekası sayesinde Athena tarafından da sevilen Odysseus'un aklına tahtadan bir at yapma fikri gelir. Plana göre Akhalılar savaştan çekiliyor gibi gözüküp, geride çok büyük bir tahta at bırakırlar. Odysseus ve diğer seçkin komutanlar atın içine gizlenirken, devamında askerler artın içinde şehir girer eğlencede bütün asker sarhoş olur ve Truva attın içinde askerler çıkar hepsini öldürür ve savaş kazanılır.
@zelihaucgen
Genel olarak bölgedeki sahil çok güzel. Yürüyüş yapıp stres atmalık. Bölgede sahil kenarında güzel kafe ve restorantlar var. Çanakkale bölgesi genellikle rüzgarlı oluyor. Dışarıdan geleceklerin biraz dikkatli olması gerekebilir.