Gümüşler belediyesini tebrik ederek yorum yapmak istiyorum. Çevre düzenlemesi, temizliği on numara. Manastır ve civarındaki eski yerleşim yerleri sizi çok eski zamanlara götürmekle kalmıyor., şaşkınlık ve hayrete sürüklüyor. Manastır giriş ücreti çok uygun. Kişi başı 12.5 TL. Müze görevlileri güleryüzlü ve yardımsever. Tek eksik olarak müzenin bölümlerini ve odalarını açıklayan levha konmamasını gördüm. Yerde bulunan kuyuların ne amaçla olduğunu ancak akıl yürüterek buluyorsunuz. (su kuyusu, yiyecek deposu, mezar vs). Umarım en kısa sürede yaparlar. Ayrıca müzenin karşısında belediyenin harika bir kafesi var. Kahvaltısını mutlaka deneyin ve sonra gezmeye başlayın. Ücretsiz ve tertemiz bir tuvalet yapmışlar. Gereken alakayı görmesi dileğimle.

Niğde merkez e yakın 7km ortalama Gezilmesi gereken manastır var. Balık tutmak için hemen yanında baraj var gölgelik için pek ağaç yok Belediyenin Alabalık çiftliği açıldı, mutlaka gitmenizi tavsiye ederim çok yakın gümüşler kasabasında gidip gelmek Çamardı gibi zaman ve yakıtınızı almıyor isterseniz restoran da balık ve ızgara çeşitleri var istersenix de kendiniz pişirip yemeniz için kamelya var çovuk parkı mescit hepsi düşünülmüş birde giderken boş bidon götürürseniz buz gibi yayla suyu dolduracağınız yerde var .

Görülmesi gereken yerlerden,müzekart geçerli. Görevliler çok ilgililer her konuda yardımcı oluyorlar. Giriş kapısının yanındaki patikadan yukarı doğru çıkıldığı zaman manastırı yukarıdan izleme şansınız oluyor. Ayrıca Gülen Meryem ana freski ile ilkler arasında yer almaktadır.

Manastır küçük ama yerleşim yeri olarak alt katlara falan inerseniz 1 kmlik bir alanda kaybolabilirsiniz. Manastırın ait olduğu tepe tamamen kqyqlıklardan oluşuyor. Bu arada giriş ücreti 15 lira. İçerisi bazı bölgelerde tehlikeli, dikkatli olmanız lazım. Freskler 1960 yılında revize edilmiş o yüzden canlı duruyor. Ayrıca burda bir yaşam dizayn etmek büyük başarı. Hayret ediyorsunuz bir çok alanda. En fazla 30 dk vakit geçirebilirsiniz. Büyük planlar yapmayın

Manastır ve yeraltı yerleşmesi 10. yüzyılda büyük yerleşim merkezlerinden uzakta inşa edilmiş; o devirde "Traicas olarak adlandırılmıştır-. Çevresinde eski dönemlerden kalma gümüş yataklarının bulunmasından ötürü Osmanlı imparatorluğu döneminde Eski Gümüşler kasabası olarak adlandırıldı ve manastır, gayrimüslüm halk tarafından ibadet amaçlı kullanıldı. Cumhuriyet döneminde 1924 Lozan Mübadelesi sonucunda Niğde ili çevresindeki gayrimüslimler Yunanistan'a göç edince manastır işlevliğini kaybederek terk edildi, kırk yıl kadar kullanılmadı. Manastır, 1962 yılında yeniden keşfedildi; İngiliz arkeolog Michael Gough tarafından 1963 yılında restorasyon çalışmaları başladı. Gümüşler Manastırı ve çevresi 1973 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilerek ziyarete açıldı.

"İkonik Anadolu'nun" eseri, Hristiyan halkın neredeyse tüm Kapadokya yöresinde olduğu gibi yaşamak ve saklanmak için kullandığı, yer altı şehrine uzandığı rivayet edilen bir yer. Aşağı kısımlar gerçekten korkutucu ama bir şey yok tabii :). Tebessüm eden Meryem Ana Freski'nin dünyada tek olduğu söylenir. Giriş ücreti 18 yaş altına ücretsiz, yetişkinler için 20 TL ve Google'da yazan kapanma saati en azından hafta içi için yanlış, doğrusu 19.15 olacak. Son olarak manastırın tepesine kısmen zorlu bir tırmanış yaparak harika manzarayı görebilirsiniz!

Manastır gerçekten beklentinin üstünde İsa nın vaftiz edilme sahnesi çok güzel korunmuş. Tek eksik olarak gördüğüm güvenlik amaçlı şeritler çok hoş durmuyor onların yerine ahşap korkuluk daha iyi olabilirdi. Görevli personel bilgili ve güler yüzlü bizlere gerekli açıklamaları yaptığı için tekrardan teşekkür ederim.

Gerçekten çok etkileyici bir manastır. Fakat özellikle gülen Meryem Ana resminin olduğu odanın ışıklandırması çok kötüydü. Işıklandırma hem yetersiz hem de ışıklardan biri sanırım arızalanmış sürekli yanıp sönüyordu. Çok karışık bir yapısı var keşke yönlendirme tabelaları da olsaydı. Yine de harika bir manastır. Mutlaka gidip görülmeli.

Tarihin derinliklerinden bizlere izler Taşıyan bu güzel yeri görmekten dolayı çok mutlu oldum temiz ve bakımlı sayılırdı çevre düzenlemesi güzel ancak insanların yeterince müze kültürüne sahip olmamalarından dolayı eserlere elle temas etmeleri sanki bozulmayı daha da kolaylaştırıyor gibi hemen karşısında belediye çay bahçesi var misafirler rahatlıkla yeme içme konusunda yeterince yararlanabilirler

Niğde ili, Gümüşler beldesinde bulunan Gümüşler Manastırı; Niğde merkeze 9km uzaklıkta olup hafta sonu saat başı otobüs kalkan bir konumdadır. Kapadokya bölgesinin en büyük manastırlarından birisi ve X.YY Bizans sanatının günümüze iyi korunarak gelmiş örneklerinden. 1973 yılında arkeolojik sit alanı ilan edilmiştir. Kare planlı bir orta avlu bu avluya bağlanan kilise ve yer altı mekânlarından oluşuyor. Manastırda öyle bir eser var ki bu eser dahi tek başına Gümüşler Manastın'nın dünya çapında tanınması için yeterli olsa gerek. Meryem ana freski, genelde katedral ve kiliselerde, durgun ve mahzun resmedilmişken, Gümüşler Manastını'nda dünyada bir ilk olarak gülümserken sembolize ediliyor. Fresk dikkatle incelendiğinde, hangi yöne bakılırsa bakılsın o yöne doğru gülümseyen kucağında bebek İsa ile Meryem görülmektedir. Kapadokya bölgesine gelip de mutlaka görülmesi gereken yerlerden biri. Türkiye'nin Petrası diyebiliriz... (Güncel Fiyatlandırma otobüs öğrenci 5₺ sivil 8₺, Müze&Ören yeri giriş 20₺)