Van Akdamar Adası’nda yer alan Surp Kaç Kilisesi ve Kutsal Haç Katedrali olarak 7. Yüzyıl içerisinde inşa edilmiştir. Kralı I. Gagik’in emriyle Mimar Manuel tarafından da projeleri ortaya konulmuştur. Ada bölgesinin güney bölgesinde bu kilisenin mimari konusunda Ortaçağ Ermeni sanatına dair izler taşımaktadır. Bu binaların kızıl andezit taşından yapıldığı da ifade edilmektedir. Aynı zamanda da zengin bitki ve hayvan kabartmaları da bu binaların dış cephesinde yer almaktadır. Aynı zamanda da Ermeni mimarisi için etkin bir halde de bulunuyor.
Akdamar Tarihi
Kilisenin kuzeydoğusunda yer alan şapel 1296 ile 1336 yılları arasında, cemaat evi ise 179 yılında bu binalara dahil edilmiştir.
Ülkenin doğusunda yer alan çoğu Ermeni Anıtı ile beraber Akdamar Adası’ndaki kilisenin de 1951 yılında alınan kararla yıkılması sonucu çıkmıştır. Ancak bu yıkım emri Yaşar Kemal’in çabaları sonrasında durdurulmuştur.
Akdamar Kilisesi, 2005 ile 2007 yılları arasında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından restorasyon çalışmalarına tabi tutulmuştur. Ermenistan ile ilişkileri geliştirmek için 1.5 milyon dolar harcanarak siyasi amaçlı bir işlem gerçekleştirilmiştir. 29 Mart 2007 yılında da müze olarak açıldığı bilinmektedir. Akdamar Kilisesi içerisinde 19 Eylül 2010 tarihinde de Türkiye Ermenileri burada bir ayin düzenlemiştir. Bu ayine Türkiye Ermenileri Patrikliği Ruhani Meclisi Patrik Genel Vekili Başpiskopos Aram Ateşyan ayini yönetmiştir. 95 yıllık süreden sonra ilk kez bu bölgede ayin yapılmıştır.

23 Ekim 2011 tarihinde meydana gelen Van Depremi esnasında Akdamar Kilisesi de zarar gördü. Kilisede çatlaklar görülürken, camları da kırıldı. Ermeniler ve Ortodokslar için tarihi önem taşıyan Akdamar Kilisesi, Van’da herkesin ziyaretine açık halde bulunuyor. Van Gölü’ndeki Akdamar Adası içerisinde yer alan bu kilisenin genel olarak Hristiyanlık tarihi açısından da etkin bir yer tutuğu görülebiliyor. Köklü bir geçmişe sahip olan bu tarihi alan; rahatlıkla ulaşılabilecek bir noktada bulunuyor. Yapılan vapur seferleriyle beraber Akdamar Adası’na ulaşmak ve buradaki tarihi alanları gezmeye başlamak herkesin gerçekleştirebileceği bir eylem olarak tabir ediliyor. Bu sayede de tarihin ve dini geçmişin hakkında detaylı bilgiler edinilebiliyor.
Kutsal Haç Kilisesi
Kutsal Haç Kilisesi, dıştan 16.00m. x 12.50m. ölçülerinde, merkezi kubbeli dört yapraklı yonca biçimli haç plana (tetraconchos) sahiptir. Dış cepheleri itibariyle incelendiğinde, yapının doğu ve batı yönlerinde yer alan haç kollarının daha derin tutulduğu görülmektedir. Ana girişin bulunduğu batı haç koluna, 1763’de jamatunun eklenmesiyle bu cephe, plastik süslemelerin olduğu yüksekliğe kadar kapanmıştır. Cephe, içeriye doğru kademelenen 1.10m. enindeki yuvarlak kemerli iki adet yırtmaç nişle hareketlendirilmiştir. Yırtmaç nişlerin ortasında dikdörtgen formlu yuvarlak kemerli iki adet pencere bulunmaktadır. Bu pencerelerden alttaki dini konulu süsleme bordürünün hizasında, üstteki ise asma sarmaşığı zeminli süsleme bordürünün altında yer alır. Batı haç kolunun üst kısmı, üçgen bir alınlıkla son bulur. Kuzey ve güney yüzeylerinde de iki adet dikdörtgen formlu pencere bulunmaktadır. İçeriye girişi sağlayan ve bugün jamatunun içinde yer alan kapının yüksekliği 2.00m, genişliği ise 1.36m’dir.
Yapının güney cephesinde kral mahfili yer almaktadır. Galeriye çıkan dış merdiven 18. yüzyılın sonunda çan kulesi eklenirken iptal edilmiştir. Güney duvarı dıştan beş cepheli olarak yapılmıştır. 1.35m. eninde 2.00m. yüksekliğinde alt girişin hemen üstünde kral mahfiline geçiş kapısı bulunmaktadır. Biri bu kapının üstünde, ikisi de yan yüzeylerde olmak üzere üç pencere açıklığı yer alır. Dikdörtgen formlu bu pencereler yuvarlak kemerlidir.
Batı cephesi ile aynı düzendeki doğu cephesi, pastoforion odaları ile birlikte dıştan 9.00m. uzunluğunda düz bir cepheye sahiptir. Bu düz duvar, apsisin iki yanına denk gelen, 1.10m. enindeki dikey iki yırtmaç nişle hareketlendirilmiştir. Bu nişler batıdakiler gibi içe kademeli ve yuvarlak kemerlidirler. Apsisin tam ortasında ve dini konulu süslemenin hizasında dikdörtgen formlu, yuvarlak kemerli bir pencere açıklığı yer alır. Bundan daha küçük boyutlu iki adet pencere de bitkisel süslemenin hemen altında açılmıştır. Pencerelerden güneydeki yuvarlak kemerli, kuzeydeki ise düzdür.
Kuzey yırtmaç nişin kuzeyinde, küçük bir mazgal pencere daha yer almaktadır. Cephenin üst kısmı üçgen bir alınlıkla sınırlandırılmıştır. Yapının güney duvarı gibi dıştan beş cepheli olarak yapılmış kuzey cephesi giriş kapısının hemen önüne eklenen ve tarihi bilinmeyen şapel nedeni ile süsleme kuşağının olduğu seviyeye kadar kapanmış durumdadır. Kuzey cephesinin batı yüzeyi zemin hizasına kadar izlenebilmektedir. Ana süsleme kuşağı hizasında dikdörtgen formlu, yuvarlak kemerli pencere bulunmaktadır. Cephe üst kısımda üçgen bir alınlıkla sınırlandırılmıştır. Dört cephede yer alan ve merkezi kare mekandan dışarıya doğru çıkıntı teşkil eden haç kollarının üzeri çift pahlı çatı ile örtülüdür. On altıgen kubbe kasnağının üzeri piramidal bir külahla kapatılmıştır. Kasnakta açılan sekiz adet pencerenin aralarında sekiz adet de pencere formunda niş bulunmaktadır. Kasnakta yer alan pencereler dikdörtgen forma sahip olup üst kısımları yuvarlak kemerlidir. Piramidal külahın tepe noktası hafif bir şekilde tahrip olmuş durumdadır. Eski anlatımlardan konik çatının tepesinde taştan bir haç bulunduğu öğrenilmektedir1. Güney cephedeki kitabeden kubbenin çöktüğü ve daha sonra tamir edildiği ancak tamirin hangi tarihte kimin tarafından yapıldığı bilinmemekle beraber; muhtemelen 13. yüzyıl sonlarında katholikos III. Stephanos tarafından tamir ettirildiği belirtilmektedir.
Kiliseyi, kuzeyden ve güneydoğudan bir mezarlık çevirmektedir. Kilisenin 0.85m x 1.10m. kalınlığındaki duvarları iki basamaklı bir platform üzerine oturtturmuştur. Yapı duvarları kırmızı kesme tüf taşlarıyla örülmüştür. Bir rivayete göre yapıda kullanılan taşlar, Aghznikh eyaletinden (bugünkü Diyarbakır’ın kuzeydoğusundaki bir bölge) getirtilmiştir Yapını beden duvarlı kesme taş malzeme kullanılarak yığma duvar tekniğinde yapılmıştır. Yapının konik çatı külahında taş malzeme kullanılmıştır. Bu tarz bir uygulama bölgeye özgüdür. Ahtamar Kilisesi, yapının çevresini farklı yüksekliklerde kuşatan zengin dış cephe kabartmalarıyla dikkat çekmektedir. Ayrıca, yapının iç kısmı freskolarla bezelidir.
Akdamar Kilisesi Nerede, Giriş Ücreti ?
Akdamar Kilisesi veya diğer adıyla Akdamar Adası Ermeni Kilisesi Van ilinin Gevaş ilçesine bağlı Akdamar Adası’nda bulunmaktadır. Kiliseyi haftanın her günü 08:00 ila 20:00 arasında ziyaret edebilirsiniz. Kiliseye girişler tamamen ücretsizdir.
Hazır Gelmişken
Akdamar Kilisesi 'ni gezmeye gelmişken Van civarında gezilecek bir çok tarihi mekanı ve müzeyi ziyaret edebilirsiniz. Sitemizde bulunan Van Müzeleri sayfasını ziyaret ederek Van 'da gezilecek daha çok tarihi yeri ve müzeyi rotanıza ekleyebilirsiniz.



 English
English Türkçe
Türkçe







