Mardin’e yaptığım ziyaret sırasında keşfettiğim en etkileyici yerlerden biri, tarih ve kültürü bir araya getiren Mardin Müzesi’ydi. Aslında, bu müze sadece sanatı ve tarihi nesneleri sergilemekle kalmıyor; aynı zamanda Mardin’in zengin geçmişini ve benzersiz kültürel dokusunu da gözler önüne seriyor. Burada tarihçesiyle, sergilenen eserleriyle ve şehre kattığı değerlerle ilgili pek çok şey öğrendim. Hem Mardin Müzesi’nin kendisi hem de çevresindeki gezilecek yerler hakkında benimle beraber sizi de bir keşfe davet ediyorum.

Mardin Müzesi'nin Tarihçesi

Mardin Müzesi, şehrin tarihini ve kültürel zenginliklerini gözler önüne seren önemli bir durak. Ben bu müzeye adım attığımda, hemen tarihin derinliklerine yolculuk yapmanın heyecanını hissettim. 1995 yılında açılan bu yapı, aslında bir tarihi konak. Onun büyüleyici mimarisi, geçmişin izlerini taşıyor ve Mardin’in yerel taş işçiliğinin ne kadar ustaca olduğunu gösteriyor.

Müzede sergilenen eserler, bölgenin çok kültürlü yapısına ışık tutuyor. Antik dönemden, Osmanlı İmparatorluğu'na kadar uzanan geniş bir yelpazede eserler bulunuyor. Uygulanan restorasyon çalışmaları sayesinde, ziyaretçilere hem tarih bilgisi sunuluyor hem de bu eşsiz yapı korunarak gelecek nesillere aktarılıyor.

Mardin Müzesi, sadece bir sergi alanı olmanın ötesinde, bir yerel kimlik oluşturma ve kültürel mirası yaşatma amacını taşıyor. Burada geçirdiğim süre boyunca, geçmişin izlerini takip ederken, aynı zamanda bölgenin kültürel çeşitliliğine tanıklık ettim. Eğer Mardin’e yolunuz düşerse, bu muhteşem müzeyi mutlaka ziyaret etmenizi öneririm.

Mardin Müzesi'nde Görülmesi Gereken Eserler

Mardin gezimde müze ziyaretinin benim için ne kadar önemli olduğunu biliyorum. Mardin Müzesi'nde gezdiğimde karşılaştığım eserler, tarihimizin derinliklerine yolculuk yapmamı sağladı. Burada, farklı dönemlere ait pek çok önemli eser sergileniyor. Özellikle, geç Hitit dönemine ait taş eserler göz alıcı.

Heykeller ve Taş İşçiliği

Müze içerisinde gördüğüm heykeller, taş işçiliğinin ne denli ustaca yapıldığını gösteriyor. Bu heykeller arasında, bölgenin tanrılarını ve eski medeniyetlerini yansıtan figürler dikkatimi çekti. Her bir heykel, bir hikaye anlatıyor ve bana bölgenin geçmişine dair görsel bir yolculuk sunuyor.

Arkeolojik Buluntular

Ayrıca, arkeolojik buluntular arasında yer alan tarihi kap kacaklar ve günlük hayata dair eşyalar da dikkatimi çekti. Bu tür nesneler, insanların günlük yaşamlarını nasıl sürdürdüklerine dair bilgiler veriyor. Özellikle, Mardin’in geleneksel mutfak kültürünü yansıtan nesneler, bana yerel yaşamı daha iyi anlamamı sağladı.

Dini Eserler

Müze içinde yer alan dini eserler de bir o kadar etkileyici. Farklı dinlere ait objeler, bu toprakların binlerce yıllık inanç ve kültür mirasını gözler önüne seriyor. Her bir parça, geçmişin derinliklerinden günümüze uzanan bir köprü gibi adeta.

Mardin Müzesi, sadece sergilediği eserler ile değil, aynı zamanda bu eserler aracılığıyla tarih ve kültürü benimseme fırsatı sunuyor. Bu deneyimi yaşamadan Mardin’i ziyaret etmiş sayılmam.

Arkeolojik Kazılar Salonu

Mardin Müzesi'nde, Mardin merkezi ve çevresindeki antik yerleşimlerde gerçekleştirilen arkeolojik kazılardan elde edilen eserlerin sergilendiği bir salon bulunmaktadır. Bu salon, çeşitli kazı alanlarından ortaya çıkarılan eserlerin tanıtımına ayrılmıştır.

Bu alanda, Ilısu Barajı Projesi kapsamında yapılan kazılar (Boncuklu Tarla, Havuz Mevki, Ilısu Höyük, Kumru Tarlası, Zeviya Kavla, Tatika, KilokkiRabiseki), Kerküşti kazısı (Halaf Dönemi), Nusaybin Girnavaz kazısı (Assur Dönemi), Dara kazısı (Roma Dönemi), Midyat Aktaş Mevki Nekropol kazısı (Bizans Dönemi), Nusaybin Mor Yakup Kilisesi kazısı (Roma-Artuklu Dönemi), Mardin Kale kazısı (Artuklu-Akkoyunlu-Osmanlı Dönemi) gibi farklı dönemlere ait kazı çalışmalarından elde edilen buluntular sergilenmektedir. Bu eserler, ziyaretçilere Mardin ve çevresinin zengin arkeolojik geçmişini tanıtmak amacıyla sergilenmektedir.

İnanç Salonu

İnanç salonu, Mezopotamya bölgesinde doğmuş olan inanç sistemlerini ve bu sistemlere ait eserlerin tematik olarak sergilendiği bir alandır. Bu salon, çeşitli inançlara ve onların kültürel mirasına odaklanmaktadır.

İnanç salonunda, eski Mezopotamya mitolojisi ve ilk çağ dinleri, Paganizm, Hristiyanlık, İslamiyet inancı ve ölü gömme gelenekleri ile bereket ve büyü ritüelleri gibi konular üzerinde durulmaktadır. Bu temalar çerçevesinde, ziyaretçilere farklı dönemlere ait inançların nasıl yaşandığı ve nasıl ifade edildiği hakkında bilgi verilmektedir. Bu eserler, Mezopotamya'nın zengin inanç ve kültürel geçmişine ışık tutarak, ziyaretçilere ilginç bir keşif deneyimi sunmaktadır.

Ticaret Salonu

Ticaret teması altında, Mezopotamya'da ticaretin kökeni, ilk ödeme araçları, matematik ve yazının icadı, taşımacılık, dokumacılık, paranın evrimi gibi konular, insanlığın ekonomi ve ticari yaşamının tarih boyunca nasıl şekillendiğini anlatan eserlerle bağlantılı olarak sergilenmektedir.

Bu salonda dikkat çeken teşhirlerden biri, Kızıltepe Sürekli (Çıldız) Köyü'nde yapılan kurtarma kazısında bulunan Sürekli Definesi'nin sergilendiği bölümdür. Bu define, 9. ve 14. yüzyıllar arasında Abbasiler, İlhanlılar, Eyyubiler, Bizanslılar, Zengiler, Artuklular gibi birçok medeniyete ait altın ve gümüş eserler içermektedir.

Yaşam Salonu

Bu salonda, Mardin ve Mezopotamya kültürünün sosyal yaşamını beslenme, süslenme ve savunma temalarıyla yansıtmıştır. Beslenme teması altında, Mezopotamya'da tarımın başlangıcı, çanak çömleğin ortaya çıkışı ve günümüze kadar olan gelişimi ile birlikte Mardin'in yemek kültürü eserler üzerinden anlatılmaktadır. Ayrıca, Mardin'in geleneksel müziği ve müzik aletleri örnekleri sergilenmekte ve Mardin'in somut olmayan kültürel mirasını tanıtmak amacıyla hazırlanan "Mardin’in Sesleri" filmi ziyaretçilere sunulmaktadır.

Süslenme teması altında, antik dönemden günümüze insanların beğenilme, toplumsal statü ve korunma amacıyla ürettiği takılar, kıyafetler, dokuma örnekleri sergilenmekte ve sosyal yaşamda süslenme gelenekleri ve kültürü anlatılmaktadır. Ayrıca, sağlık ve aydınlatma temalarına da vurgu yapılmaktadır.

Savunma teması altında ise, savaş olgusuyla birlikte antik savunma araçları ve silahlar sergilenmektedir.

Sahte Eserler Salonu

Bu katın son salonunda, kaçakçılık ve dolandırıcılıkta kullanılan sahte objeler sergilenmektedir. Bu salon, tarihi eser kaçakçılığı ve sahte eser dolandırıcılığı konularına müze eğitimi aracılığıyla dikkat çekerek farkındalık oluşturmayı amaçlamaktadır. Türkiye'de bir ilki temsil eden bu uygulama, halkın sahte eserler ve eser kaçakçılığı konularında bilinçlenmesine katkı sağlamaktadır.

Müze İdari Bina

Müze binasının kuzeybatısında konumlanmıştır. Bu tescilli yapı, 19. yüzyılın geleneksel "Mardin evi" mimari tarzını yansıtmaktadır. Güneye bakan, avlulu ve iki katlı olan bu L planlı yapı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Mardin Valiliği tarafından restore edilmiş ve 2012 yılında hizmete açılmıştır. Müze İdari binasında, özel bir kütüphane, sanat galerisi, konferans salonu, arşiv, uzman odaları, geleneksel el sanatları atölyesi, fotoğrafhane, mescit ve müdüriyet birimleri bulunmaktadır.

Müze İhtisas Kütüphanesi

2010 yılında kurulan kütüphane, 8 bin kitap ve dijital yayın arşiviyle birlikte yaklaşık 20 bin kaynağı bünyesinde barındırmaktadır. Arkeoloji, Tarih, Sanat Tarihi, Mimarlık, Felsefe, Mitoloji gibi çeşitli alanlarda çalışma yapacak araştırmacı ve öğrencilere yönelik donanımlı bir hizmet sunmaktadır. Bölgedeki ihtisas alanlarına yönelik en geniş kaynak yelpazesine sahip olan kütüphane, araştırmacılar için önemli bir bilgi merkezi konumundadır.

Müze Sanat Galerisi

Müze Sanat Galerisi her yıl 20'den fazla geçici sergiyi ağırlamaktadır. Bu mekân, çok yönlü bir salon olarak hizmet verirken, aynı zamanda 150 kişilik konferans ve performans alanı olarak da kullanılmaktadır.

Restorasyon Konservasyon ve Analiz Laboratuvarları

Mardin Müzesi, batı mekanlarında konumlanmış olup 250 metrekarelik bir alana yayılmıştır. Bu alanda, gümüş, bakır, tunç, demir, bronz gibi metal eserlerin yanı sıra seramik, taş, cam, mozaik, ahşap, kağıt, deri, tekstil gibi organik ve inorganik tüm taşınabilir kültür varlıklarının restorasyon ve konservasyon işlemleri gerçekleştirilmektedir. Müze koleksiyonunda bulunan yaklaşık 40 bin eserin restorasyon ve konservasyon işlemleri bu laboratuvarda tamamlanmıştır. Ayrıca, Türkiye'de müze bünyesinde kurulan ilk ve tek analiz laboratuvarı olan "Mardin Müzesi Analiz Laboratuvarı"nda kültür varlıklarına ait malzemeler hassasiyetle analiz edilmekte ve restorasyon süreçlerine yönelik çözüm önerileri sunulmaktadır.

Mardin Müzesi'nde bulunan 45 binden fazla eser, modern müzecilik standartlarına uygun olarak düzenlenen depolarda korunmaktadır. Bu depolar, araştırmacılara ve öğrencilere çalışma imkanı sağlamak üzere tasarlanmıştır. Müze, sadece bir sergi mekanı değil aynı zamanda toplumun gelişimi ve herkesin kendini daha iyi hissetmesi için çaba gösteren bir kurum olarak hizmet vermektedir. Halkın katılımını teşvik eden, farklılıklara saygı duyan, barış ve hoşgörüyü destekleyen, çağdaş yönetim ilkelerine göre işleyen ve insan merkezli bir kurum olarak Mardin Müzesi, geçmişten günümüze uzanan zengin bir mirası gelecek nesillere aktarmayı amaçlamaktadır.

Mardin Müzesi Nerede, Giriş Ücreti ?

Mardin Müzesini yada diğer adıyla Mardin Arkeoloji ve Etnografya Müzesi Şehir merkezinde bulunmaktadır. Haftanın her günü 08:30 ila 17:30 arasında ziyaret edebilirsiniz. Mardin Müzesine giriş ücreti 1 yetişkin için50 TL 'dir. Müze Kart sahipleri ücretsiz olarak ziyaret edebilir.

Mardin'de Görülmesi Gereken Yerler

Mardin, kültürel zenginlikleri ve tarihi dokusuyla adeta bir açık hava müzesi gibi. Bu büyüleyici şehirde gezilmesi gereken birçok yer var. Kenti keşfederken, kendimi her köşesinde büyülenmiş buluyorum. İlk olarak, bazen "süryani mavi" olarak adlandırılan Evliya Camii’nin ihtişamına hayran kalabilirsiniz. Özellikle akşam saatlerinde ışıklar altında muhteşem bir manzaraya dönüşüyor.

Dara Antik Kenti

Mardin’in biraz dışında yer alan Dara Antik Kenti ise, tarih severler için kaçırılmaması gereken bir durak. Burada, antik Roma dönemine ait kalıntılar arasında yürüyüş yaparken, geçmişin ruhunu hissediyorsunuz. Özellikle bölgedeki su sarnıçları ve yer altı şehirleri, beni her zaman etkiliyor.

Mor Gabriel Manastırı

Mor Gabriel Manastırı, sadece Mardin’in değil, dünya üzerindeki en eski Süryani manastırlardan biri olarak biliniyor. Bu tarihi yapının huzur verici atmosferi ve büyüleyici mimarisi, her ziyaretçiyi kucaklıyor. Manastıra girdiğinizde, zamanın durduğunu hissediyorsunuz.

Bunlara ek olarak, Mardin Kalesi'nden şehrin muhteşem manzarasını seyretmek de harika bir deneyim. Bütün bu yerleri ziyaret etmeyi planlarken, kendime de zaman ayırmayı unutmuyorum. Çünkü Mardin, sadece tarihiyle değil, doğasıyla ve sıcakkanlı insanlarıyla da dolup taşıyor.