Magnesia Antik Kenti
Puan
Burayı keşfetmek için rehber bulun.
Aydın’ın Germencik ilçesi sınırları içinde bulunduğu Magnesia Antik Kenti, geçmişin gizemli alanlarını keşfetmek için bulunulmaz bir cennet ve yaşayan bir tarih ansiklopedisi olarak anılır. Magnesia Antik Kenti’nin harabeleri, Germencik'in kuzeyine yaklaşık 4 km mesafede bulunmaktadır. Tarihsel olarak, Aydın’ın Magnesia Antik Kenti, Roma İmparatorluğu döneminde, nehirdeki nüfus arttığında kurulmuştur.
Tarihi Bölümleri
Magnesia Antik Kenti, Romalılar tarafından kurulan ve MÖ 5. yüzyılda uluslararası bir ün kazanan bir kenttir. Kent, MÖ 5. yüzyılda kurulmuştur ve içindeki çeşitli mimari yapılar, hiçbir zaman tahrip edilmemiştir. Magnesia Antik Kenti’nde bulunan tarihi bölümler arasında Roma Sergi Tiyatrosu, Magnesia Antik Kenti Meydanı, Bouleuterion (Konsey Binası), Heroönler ve Templer yer almaktadır.
Gezilecek Yerler
Magnesia Antik Kenti, Germencik'ten yaklaşık 4 km uzakta bulunmaktadır ve şu anda bölge, bir harabe olarak kalır. Günümüz arkeologları tarafından, tarihi harabelerin özelliklerini ayıklamak için kullanılan incelemeler ve kazılar yapılmaktadır. Magnesia Antik Kenti, bölgedeki yaz tatilleri için harika bir destinasyon olarak gezilebilecek yerler arasında yer alır. Aydın’ın Magnesia Antik Kenti ziyaretçileri, antik Romalı tiyatrosu, kalenin güzelliğini, templer, kültür ve tarih arasında büyüleyici bir gezintiye çıkarlar.
Kültürel ve Sanatsal Zenginlikler
Magnesia Antik Kenti, asırlardan beri farklı kültürleri bir araya getiriyor. Kent merkezinde, MÖ 5. yüzyıldan kalma oymalı reliefler, yer taşları ve tahtalı mezar odaları bulunmaktadır. Magnesia Antik Kenti’nin tarihsel ve kültürel zenginliği, bölgenin kültür ve sanat festivallerine ev sahipliği yapan birçok etkinlik tarafından desteklenmektedir.
Magnesia Antik Kenti, geçmişe ve antik Roma kültürüne meraklılar için ayrıcalıklı bir tarihi keşif ziyareti sunmaktadır. Magnesia Antik Kenti’nin tarihi harabelerinin ziyareti, görkemli mimarinin ayrıntılarının keşfedilmesi ve geçmişteki gizemlilikte izlerini aramak için inanılmaz bir deneyimdir. Güney Ege Bölgesi’nde bulunan Aydın’ın Magnesia Antik Kenti, tarihten meraklılar ve arkeologlar için arka bahçe cenneti olarak adlandırılır.
Özellikler
Sunulan Hizmetler
Rehberler
Rehber ile Keşfet
Tüm Yorumlar
Misafir Yorumları
@mevlutyigin940
Çok çok sıcakta girip erimek üzere döndüğümüz bir antik kentti. Yanınıza su alın kesinlikle kentin önündeki turizm bakanlığına ait olan işletmede su dahi satılmıyor. Yok diyorlar susuz kalmayın.
@huseyinsenkayas
Tarihi yaşamın detaylarını keşfedip görkemli sütunlar ve ova manzarası eşliğinde güzel fotoğraf lar çekebilirsiniz
@mehmetkaderakso
?
@hayrettinyilmaz3206
İzmir Kuşadası Söke yolu üzerinden devam edilip Söke geçildikten sonra Güllübahçe Didim yol ayrımından dönüldüğünde rahatlıkla varılabilecek muhteşem bir antik kent. Efes kadar keşfedilmemiş ise de Efes arasındaki ilişki İzmir Kuşadası arasındaki ilişki gibi. Dağa sırtını yaslamış ve Söke ovasına hakim. Giriş ücreti de Efes antik kentine kıyasla çok daha uygun. Devamında ise eski rum evlerinin bulunduğu Doğanbey Köyü ve kıyısında Dilek Yarımadası Milli Parkı eteklerinde mis gibi çam kokusu ve denizden gelen serinlik ve yosun kokusunun eşlik ettiği salaş balıkçı lokantalarında gün batımı denize sıfır bir ortamda taze ve balık yemek tavsiye olunur.
@celalbayar682
Priene antik kenti günümüzde Didim-Gülbahçe yolu üzerinde, Mykale (Samsun) Dağının güney eteklerindedir. Herodotos’a göre Panionion’a 12 kent katılabiliyordu; Miletos, Myous, Ephesos, Kolophon, Lebedos, Teos, Klazomenai, Phokaia, Khios, Erythrai, Samos ve Priene. Bu bilgiden yola çıkarak, Priene’nin tarihini İ.Ö. VII. Yüzyıla kadar götürebiliyoruz. Antik dönemden bugüne kadar gelen anlatımlara göre kenti kuranlar İonia’ya göç eden kolonistlerdi. Liderleri ise Atina’nın efsane kurucusu Kodros’un oğlu, Aepytos’tur. Priene’nin bu nedenle tarihsel süreçte hep Atina’ya bağlı kaldığı varsayılmaktadır. Bilge Umar, Priene adının; Luwi/Pelasgos dilindeki “Pura/Pria” (Hisar) sözcüğü ile “wana/ana” (sal-yöresi) takısından oluştuğunu aktarmaktadır. Yani “Hisar Yurdu” anlamındadır, kentin adı. Antik kaynaklara göre Priene, İ.Ö. 645-546 yılları arasında Lydia egemenliğinde, sonrasında da Pers egemenliğinde yaşamıştır. Yedi bilgeden birisi olan, İ.Ö. 6 yüzyılda yaşadığı düşünülen Bias ise Heredotos’un Historia’sında “Prieneli Bias” olarak geçmektedir.