Fatih Sultan Mehmet tarafından Boğazın ve İstanbul'un korunması için yapılan kaledir bugüne kadar ayakta kalmıştır salgından önce burada konserler verilirdi şimdi bu konserleri ara verildi manzarası müthiştir muhakkak ziyaret etmeniz tavsiye edilir

İstanbul'un fethi için 1452 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından yaptırılan hisar, Pazartesi hariç diğer günlerde kış tarifesi 09.00-16.00, yaz tarifesi 09.00-18.00 saatleri arasında gezilebilir. Müze Kart geçerlidir. Buradan müze kart alınabilir. Restorasyon devam ediyor ancak ziyarete açıktır. İçeride tuvalet mevcuttur. Ayrıca cami de vardır. Caminin altında sarnıç mevcuttur. Surlara çıkış yasak. Tarihi toplar girişte sol tarafta sergilenmektedir. Gelirken yanınızda içecek (su vb.) getirin çünkü içeride alacak bir yer yok. Gezi ortalama 1 saat sürer. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü ve boğaz manzaralı hisar güzel fotoğraflar almak için muhteşem bir yer. Varsa yanınıza fotoğraf makinenizi alın. İçerideki banklarda biraz mola verip bu muhteşem manzaranın tadını boğazdan geçen gemilerle birlikte çıkarın. İyi gezmeler.......

Pazartesi günleri kapalı, müze kart geçiyor. Normal bilet 40 TL. Şu an (Haziran 2022) restorasyon var hisarda fakat ziyarete açık. İETT ile Rumeli hisarı durağında inip biraz yürüyerek kolayca ulaşmak mümkün. Sıcak bir havada çıkacaksanız suyunuz yanınızda olsun, güzel manzaralara için tırmanmak şart. Ana sahne içine yaptıkları cami o kadar kötü olmuş ki 15.yydan kalma ve İstanbul’un sembolü olan bu yapıya nasıl bu kadar saygıları kalmaz anlamak asla mümkün değil. Onun dışında içerisi biraz daha temiz olabilirdi (basit temizlik). Yıllar önce ziyaretimde çıkabildiğimiz merdivenlerin önü hep kapatılmış, umarım böyle kalmaz çünkü bu şekilde bence eksik gezmiş oluyoruz. Tarih ve İstanbul seven herkes bence gelmeli ?

Kurban Bayramı tatili olduğu halde açıktı. Sadece pazartesi günleri kapalı. Rumeli Hisarı durağında inip kısa bir yürüyüşle girişine ulaşıyorsunuz. Restorasyonda olduğu için çevresi, yazılı yüksek levhalarla kapatılmış. Giriş bu levhalar arasında küçük bir aralıkta bulunuyor. Müzekartla ücretsiz veya 50 TL biletle giriliyor. Gişeden Müzekart alınabiliyor. Girişte bir sarnıç, eski top namluları, top gülleleri, Roma ve Bizans devrinden kalma sütun başlıkları ve mermer kalıntıları var. Girişte solda ücretsiz tuvalet var. Kulelerin kapılar kapalı. Kulelerin girişine kadar gidebiliyorsunuz. Burçlara çıkış yasak ve engellenmiş. 1950'lerde yapılmış olan amfi tiyatronun sahnesinin tam ortasına geçmişte yıkılmış olan camii tekrar yapılmış. Seyir terasında dinlenip boğaz manzarasını seyredebilirsiniz. Hisarın içinde çok çeşitli ağaçlar var. Ağaçların altında açıklayıcı levhalar var. Henüz bir su veya meşrubat alabileceğiniz kafe gibi bir yer yok. İçme suyunuzu yanınızda getirin. Camii yakınında bir şadırvan var. Fakat suyu içilmiyor.

Hisar şuan restorasyonda olsada bahçe kısmını gezebilir manzaranın tadını çıkarabilirsiniz. Hisar fetih hazırlıkları kapsamında inşa edilmiş ve 4.5 ay gibi kısa bir sürede tamamlanmış. Pazartesi günleri ziyarete kapalı. Yaz dönemi olduğu için 09.00-18.30 arası ziyarete açık ancak 17 30 da gişe kapanıyor. Giriş ücreti 50 TL. Müze kart geçerli ve gişede müzekart çıkarabiliyorsunuz. Müzekart çıkarmak her zaman için daha avantajlı ve fiyatı 60 TL(öğrenciler için 30 TL). İçeride yiyecek ve içecek için herhangi bir tesis bulunmuyor ancak wc mevcut.

Rumeli Hisarı (Boğazkesen Hisarı olarak da bilinir), İstanbul'un Sarıyer ilçesinde, Boğaziçi'nde bulunan ve bulunduğu semte adını veren hisar. Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul'un Fethi'nden önce, Karadeniz'den gelebilecek saldırıları engellemek amacıyla İstanbul Boğazı'nın en dar (698 m[2]) yerine, Anadolu yakasındaki Anadolu Hisarı'nın tam karşısına inşa ettirilmiştir. Hisar, 30 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. Doksan gün gibi kısa bir sürede tamamlanan hisarın üç büyük kulesi, dünyanın en büyük kale burçlarına sahiptir. Rumeli Hisarı'nın adı Fatih vakfiyelerinde Kulle-i Cedide; Neşri tarihinde Yenice Hisar; Kemalpaşazade, Aşıkpaşazade ve Nişancı tarihlerinde Boğazkesen Hisarı olarak geçmektedir. Mekânda uzun yıllar boyunca Rumeli Hisarı Konserleri düzenlenmiştir. Hisarın inşaatına 15 Nisan 1452'de başlanmıştır. İş bölümü yapılarak her bölümün inşası bir paşanın denetimine verilmiş, deniz tarafına düşen bölümün inşasını da Fatih Sultan Mehmet bizzat kendisi üstlenmiştir. Denizden bakıldığında sağ taraftaki kulenin yapımına Saruca Paşa, sol taraftakinin yapımına Zağanos Paşa, kıyıdaki kulenin yapımına da Halil Paşa nezaret etmiştir. Buralardaki kuleler de bu paşaların adlarını taşımaktadırlar. Hisarın inşası 31 Ağustos 1452'de tamamlanmıştır. Hisarın yapımında kullanılan keresteler İznik ve Karadeniz Ereğlisi'nden, taşlar ve kireç Anadolu'nun değişik yerlerinden ve spoliler (devşirme parça taş) çevredeki harap Bizans yapılarından temin edilmiştir. Mimar E. H. Ayverdi'ye göre hisarın yapımında yaklaşık olarak 300 usta, 700-800 işçi, 200 arabacı, kayıkçı, nakliyeci ve diğer tayfa çalışmıştır. 60,000 metrekare alanı kapsayan eserin kâgir hacmi yaklaşık 57,700 metreküptür. Rumeli Hisarı'nın Saruca Paşa, Halil Paşa ve Zağanos Paşa adlarında üç büyük ve Küçük Zağanos Paşa ile 13 adet irili ufaklı burcu bulunmaktadır. Zemin katları ile birlikte Saruca Paşa ve Halil Paşa kuleleri 9 katlı, Zağanos Paşa Kulesi ise 8 katlıdır. Saruca Paşa Kulesi'nin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 7 metre, yüksekliği ise 28 metredir.[3] Zağanos Paşa Kulesi'nin çapı 26,70 metre, duvar kalınlığı 5,70 metre, yüksekliği ise 21 metredir. Halil Paşa Kulesi'nin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 6,5 metre ve yüksekliği de 22 metredir. Rumeli Hisarı, 1509 Büyük İstanbul Depreminde büyük zarar görmüş ancak hemen onarılmıştır. 1746 yılında çıkan yangında ahşap kısmı harap olmuştur. Hisar tekrar III. Selim (1789-1807) döneminde onarılmıştır. Hisarın kulelerini örten ahşap külahlar yıkılınca, kale içi küçük ahşap evlerle dolmuştur. 1953 yılının cumhurbaşkanı Celâl Bayar'ın talimatı ile üç Türk kadın mimar Cahide Tamer Aksel, Selma Emler ve Mualla Eyüboğlu Anhegger hisarın onarımı için gerekli çalışmaları başlatmış, kale içindeki ahşap evler kamulaştırılarak yıkılmış ve restorasyon gerçekleştirilmiştir.

Rumeli Hisarı (Boğazkesen Hisarı olarak da bilinir), İstanbul'un Sarıyer ilçesinde, Boğaziçi'nde bulunan ve bulunduğu semte adını veren hisar. Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul'un Fethi'nden önce, Karadeniz'den gelebilecek saldırıları engellemek amacıyla İstanbul Boğazı'nın en dar (698 m[2]) yerine, Anadolu yakasındaki Anadolu Hisarı'nın tam karşısına inşa ettirilmiştir. Hisar, 30 dönümlük bir alanı kapsamaktadır. Doksan gün gibi kısa bir sürede tamamlanan hisarın üç büyük kulesi, dünyanın en büyük kale burçlarına sahiptir. Rumeli Hisarı'nın adı Fatih vakfiyelerinde Kulle-i Cedide; Neşri tarihinde Yenice Hisar; Kemalpaşazade, Aşıkpaşazade ve Nişancı tarihlerinde Boğazkesen Hisarı olarak geçmektedir. Mekânda uzun yıllar boyunca Rumeli Hisarı Konserleri düzenlenmiştir. Hisarın inşaatına 15 Nisan 1452'de başlanmıştır. İş bölümü yapılarak her bölümün inşası bir paşanın denetimine verilmiş, deniz tarafına düşen bölümün inşasını da Fatih Sultan Mehmet bizzat kendisi üstlenmiştir. Denizden bakıldığında sağ taraftaki kulenin yapımına Saruca Paşa, sol taraftakinin yapımına Zağanos Paşa, kıyıdaki kulenin yapımına da Halil Paşa nezaret etmiştir. Buralardaki kuleler de bu paşaların adlarını taşımaktadırlar. Hisarın inşası 31 Ağustos 1452'de tamamlanmıştır. Hisarın yapımında kullanılan keresteler İznik ve Karadeniz Ereğlisi'nden, taşlar ve kireç Anadolu'nun değişik yerlerinden ve spoliler (devşirme parça taş) çevredeki harap Bizans yapılarından temin edilmiştir. Mimar E. H. Ayverdi'ye göre hisarın yapımında yaklaşık olarak 300 usta, 700-800 işçi, 200 arabacı, kayıkçı, nakliyeci ve diğer tayfa çalışmıştır. 60,000 metrekare alanı kapsayan eserin kâgir hacmi yaklaşık 57,700 metreküptür. Rumeli Hisarı'nın Saruca Paşa, Halil Paşa ve Zağanos Paşa adlarında üç büyük ve Küçük Zağanos Paşa ile 13 adet irili ufaklı burcu bulunmaktadır. Zemin katları ile birlikte Saruca Paşa ve Halil Paşa kuleleri 9 katlı, Zağanos Paşa Kulesi ise 8 katlıdır. Saruca Paşa Kulesi'nin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 7 metre, yüksekliği ise 28 metredir.[3] Zağanos Paşa Kulesi'nin çapı 26,70 metre, duvar kalınlığı 5,70 metre, yüksekliği ise 21 metredir. Halil Paşa Kulesi'nin çapı 23,30 metre, duvar kalınlığı 6,5 metre ve yüksekliği de 22 metredir. Rumeli Hisarı, 1509 Büyük İstanbul Depreminde büyük zarar görmüş ancak hemen onarılmıştır. 1746 yılında çıkan yangında ahşap kısmı harap olmuştur. Hisar tekrar III. Selim (1789-1807) döneminde onarılmıştır. Hisarın kulelerini örten ahşap külahlar yıkılınca, kale içi küçük ahşap evlerle dolmuştur. 1953 yılının cumhurbaşkanı Celâl Bayar'ın talimatı ile üç Türk kadın mimar Cahide Tamer Aksel, Selma Emler ve Mualla Eyüboğlu Anhegger hisarın onarımı için gerekli çalışmaları başlatmış, kale içindeki ahşap evler kamulaştırılarak yıkılmış ve restorasyon gerçekleştirilmiştir.

İbb miras kapsamında Zağnospaşa kulesini gezdik. Atmosfer muhteşem. El değmemiş kuşenin içi ayrı bir doğa güzelliği sunuyor. Müze kart ile içeri girilebiliyor ama şu an sadece avlu ziyarete açık, müzakart ile Zağnospaşa kulesine girilemiyor.

İbb miras kapsamında Zağnospaşa kulesini gezdik. Atmosfer muhteşem. El değmemiş kuşenin içi ayrı bir doğa güzelliği sunuyor. Müze kart ile içeri girilebiliyor ama şu an sadece avlu ziyarete açık, müzakart ile Zağnospaşa kulesine girilemiyor.

Rumeli Hisari diğer adıyla Boğazkesen Hisarı, 1452 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından İstanbul’un Fethi öncesinde Karadeniz tarafından gelecek olan yardımı engellemek amacıyla boğazın en dar yerine, Anadolu Hisarı’nın karşısına inşaa ettirilmiş. Surlara koyulan toplar ile de boğazın hakimiyetini elde etmiş. Hisarın içerisinde 5 adet bölge, bölüm mevcut. Kulelerin en yüksekte bulunanı Saruca Paşa Kulesi, denize yakın olan kule Halil Paşa kulesi ve diğer kule Zağanos Paşa Kulesi. Cami’nin ve toplanma alanının bulunduğu Hisariçi, ve topların sergilendiği giriş bölgesi. Ayrıca su ihtiyacını karşılamak için hisarın altında hisardan daha eski oldukça büyük bir sarnıç bulunmakta. Hatta hisariçinde bulunan eski cami, deprem sırasında bu sarnıçın içerisine çökerek kullanılmaz hale gelmiş. Şu an restorasyonda olduğu için sadece bahçeyi ve Hisariçi’ndeki alanı gezebiliyorsunuz. Kulelerin içerisine ise girilmiyor. Restorasyon ise 2023 yılının sonunda bitmesi planlanıyormuş. O yüzden şu an gitmeyi çok önermem. Kuleler kapalı olduğu için yaklaşık yarım saat içerisinde gezebilirsiniz. Müzekart ile giriliyor. İçeride WC var. Araba park yeri biraz sorun. Eğer arabasız gelebiliyorsanız daha iyi olur.